Tüp bebek tedavisi kısırlık sorunu olan çiftlerin çocuk sahibi olmasını sağlamak için uygulanan bir tür yardımcı üreme tekniğidir.
Yumurta ve spermin vücut dışında döllenmesi ve daha sonra rahime aktarılmasıdır.
Tüp bebek tedavisinde sıklıkla merak edilen konulardan biri de tedavi sürecinde cinsel ilişki olup olamayacağıdır.
Bu yazımda cinsel ilişki ile tüp bebek tedavisi arasındaki ilişkiye, etkilerine ve başarılı bir tüp bebek yolculuğunuz için önerilerimize değiniyorum.
Tüp bebek tedavisi kadının yumurtalıklardan yumurtaların alınarak laboratuvarda spermle döllenmesini ve elde edilen embriyoların rahime transferini kapsayan ve titiz ve dikkatli bir tıbbi yönetim gerektiren bir süreçtir.
Tüp bebek tedavisi yumurtalıkların uyarılması, yumurta toplama, döllenme, embriyo gelişimi ve embriyo transferi dahil olmak üzere çeşitli aşamalardan oluşur. Her adım gebelik şansını artırmak için kritik bir rol oynar ve aynı zamanda tedavi gören çiftlerin de sabır ve dayanıklılığını gerektirir.
Kısırlık teşhisi konulan çiftlerde cinsellik ile gebe kalma arasındaki doğal ilişki değişir, birçok çift kısırlık tanısının ardından cinsel aktivitelerinde azalma olduğunu ifade ederler. Kadınlarda yardımla üreme tedavi yöntemleri ile cinsel sorunlar artışı arasında ilişki bulunmuştur.
Kısırlık problemi olan kadınların kısırlığı olmayan kadınlara kıyasla daha fazla cinsel işlev bozukluğu yaşama olasılıkları daha yüksektir. Bu durum kısırlıkla ilişkilendirilen duygusal ve psikolojik stres, ilişkideki gerilim ve gebe kalma baskısı gibi bir dizi faktöre bağlı olabilir.
Tüp bebek tedavisi sırasında cinsel işlev bozuklukları yaşanabilir. İlaçlar, hormonlar veya duygusal stres nedeniyle bu tür sorunlar ortaya çıkabilir. Uzman bir cinsel terapistten veya doktordan yardım alınması bu konuda sorunların aşılmasına yardımcı olabilir.
Kısırlık bir çiftin cinsel dinamiklerini ve yakınlığını etkileyerek cinsel aktivitenin azalmasına ve stres ile kaygının artmasına neden olabilir. Bugüne kadar kısırlığı olan kadınlardaki bu artış gösteren cinsel sorunlar genellikle basitçe stresle ilişkilendirilmiş ve temel olarak demografik ve klinik değişkenleri içeren risk faktörleriyle bağlantılı olarak değerlendirilmiştir. Buna karşın kısırlığa bağlı sıkıntının değerlendirilmesini de içeren cinsel işlev bozukluğuna ilişkin risk faktörlerini belirlemeyi amaçlayan niceliksel çalışmalar yapılmamıştır.
Kısırlık çiftler için önemli bir kaygı kaynağı olabilir. Ayrıca kısırlık tedavileri girişimsel işlemleri ve tıbbi takipleri gerektirebilir ve bu da mahremiyet kaybına yol açabilir. Bu faktörler çiftlerin cinsel ilişkilerini daha da zorlayabilir.
Bazı çiftler cinsel ilişkinin tüp bebek tedavisi sırasında transfer edilen embriyolar üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğinden endişe duyabilir. Bu korku da cinsel aktivitede azalma nedenlerinden biridir.
Cinsel birliktelik tüp bebek tedavisi sırasında eşleri duygusal olarak daha yakınlaştırabilir, huzur ve güven sağlayarak onların belirsizliklerle dolu süreçteki bağlarını güçlendirebilir.
Tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişkiye girmek çiftlerin doğal doğurganlıklarını sürdürmelerine yardımcı olabilir. Yardımla üreme esas odak noktası olsa da hem tıbbi tedaviyi hem de doğal yakınlığı içeren bütünsel bir yaklaşımın benimsenmesi faydalıdır.
Karşılıklı rızaya dayalı ve keyifli cinsel aktivite kişinin psikolojisi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir. Stres seviyelerini azaltabilir, rahatlamayı sağlayabilir ve duygusal iyilik halini artırabilir, bunların hepsi daha olumlu bir tüp bebek deneyimi yaşamada rol oynayabilir.
Doktorunuz aksi bir öneride bulunmadı ise ve siz kendinizi rahat hissediyorsanız tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişki genellikle güvenlidir.
Tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişkiye girmek gebelik oranlarını artırabilir. Bir çalışmada tüp bebek tedavisinin transfer öncesi döneminde cinsel ilişkinin gebelik sonuçlarına faydalı olduğu gösterilmiştir. Hayvanlarda sperme maruz kalmanın embriyo gelişimini ve embryonun rahim duvarına tutunma şansını artırdığı gösterilmiştir.
Diğer yandan cinsel ilişki veya enfeksiyonun neden olabileceği rahim kasılmalarının olumsuz sonuçlar doğurabileceği belirtilmiştir. Teorik olarak cinsel ilişki embryonun rahim duvarına tutunmasını olumsuz olara etkileyebilir. Başlıca mekanizmalar:
1. Enfeksiyonuna neden olabilme olasılığı: Cinsel ilişki vajinadan rahime enfeksiyon geçişine yol açabilir ve üreme kanallarındaki bu subklinik enfeksiyon embriyo transferinin başarısız olmasına neden olabilir. Tüp bebek tedavisi sırasında rahim boşluğu cinsel ilişkiden kaynaklanan enfeksiyonlara özellikle duyarlıdır. Bunun nedeni vajinadan rahime enfeksiyon geçişini önleyen servikal mukus bariyerinin embriyo transfer kateterinin geçişi ile bozulmasıdır.
2. Rahim kasılmalarını başlatabilmesi: Cinsel ilişki sırasında özellikle kadın orgazm olduğunda rahim kasları daha güçlü bir şekilde kasılır. Bu kasılmalar embriyonun rahime başarılı bir şekilde yerleşmesini engelleyebilir, rahim kasılmaları fazla olursa gebelik başarısı düşer.
Olumlu açıdan bakıldığında ise cinsel ilişki embriyonun rahime tutunmasına yardımcı olabilir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, ejakülatın (sperm sıvısının) sıvı bileşeni olan seminal plazmaya maruz kalındığında embriyo gelişimi ve embriyonun rahime tutunması daha iyi olmaktadır.
Seminal plazmaya maruz kalmadan suni döllenme veya embriyo transferi yoluyla gebe kalan hayvanlarda rahime tutunma oranları, seminal plazmaya maruz kalanlara göre anlamlı ölçüde daha düşük bulunmuştur. Buna ek olarak, blastosist (5. gün embryosu) transferinden önce sperm insemine edilen kemirgenlerde, sperme maruz kalmayanlara kıyasla daha yüksek bir rahime tutunma oranı gösterilmiştir.
Cinsel ilişkinin tüp bebek başarısını nasıl etkilediğine dair çok fazla bilimsel araştırma yok. Birkaç çalışmada embriyo transferi yapıldıktan hemen sonra cinsel ilişkiye girmenin olumsuz bir etkisi olmayabileceğini öne sürülmüştür ancak kesin sonuçlara ulaşmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
Yapılan bir araştırma tüp bebek tedavisi sürecinde cinsel ilişkiye girmenin gebelik sonuçları üzerinde önemli bir etkisi olmadığını ortaya koydu. Bununla birlikte, sağlıklı ve tatmin edici bir cinsel ilişki içinde olan çiftlerin kendilerini daha iyi hissettikleri ve tedavi sürecini daha mutlu geçirdikleri gösterildi.
Tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişkiye genel olarak izin verilir ancak akılda tutulması gereken belirli kurallar ve hususlar vardır.
Tüp bebek doktorları genellikle hastanın özel tıbbi geçmişi ve durumuna dayalı bireyselleştirilmiş öneriler sunar. Hastaların bu konuyu doktorlarına danışmaları ve onun önerilerini dikkate almaları önemlidir.
Duygusal ve psikolojik faktörler de rol oynayabilir. Bazı çiftler tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişkiden kaçınmanın stresi ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olduğunu düşünebilir bazı çiftler ise cinsel yakınlığı başa çıkma stratejilerinin bir parçası olarak sürdürmeyi tercih edebilir.
Doktorunuz aksi bir tavsiyede bulunmadıysa ve siz de rahatsanız tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişki genellikle güvenlidir. Ancak embriyo transferinden sonra doktorunuzun önerilerini öğrenene kadar cinsel ilişkiden kaçının.
Cinsel ilişkinin tüp bebek tedavisinin başarı oranlarını doğrudan etkilediği kanıtlanmasa da duygusal bağlanmayı ve iyi hissetmeyi artırabilir ve bu da dolaylı olarak olumlu bir katkıda bulunabilir.
Hayır, cinsel ilişki embriyolara zarar vermez. Rahim iyi bir şekilde korunmuştur ve embriyolar cinsel aktiviteden etkilenmeyen bir şekilde rahim boşluğuna güvenli olarak transfer edilir.
Tüp bebek tedavisi sırasında cinsel ilişki duygusal yakınlık ve bağlanma kaynağı olabilir ve genel iyilik halini artırır. Hamilelik sonuçları üzerindeki doğrudan etki minimum düzeyde olsa da eşinizle aranızdaki duygusal bağa odaklanmak tüp bebek tedavisi boyunca önemlidir.
Tedavi sürecinde açık iletişim ilişkinizi güçlendirebilir. Duygusal olarak destekleyici bir ortam yaratmak, eşinize hislerinizi ve beklentilerinizi paylaşmak faydalı olacaktır. Tüp bebek tedavisi sürecinde her iki çiftin de fiziksel ve duygusal ihtiyaçları farklılık gösterebilir. Kendi ihtiyaçlarınızı ve eşinizin ihtiyaçlarını anlamak önemlidir. Bazı dönemlerde cinsel isteksizlik yaşanabilir, bu normaldir.
Doktorunuzun cinsel ilişkiyi ne zaman bırakmanız gerektiğine ve kişisel durumunuza özgü diğer faktörlere ilişkin tavsiyelerine uymanız hamile kalma şansınızı artıracaktır.
Tüp bebek tedavisi yolculuğunuz boyunca umut, endişe ve heyecan gibi bir dizi duygular yaşayabilirsiniz. Sürecin duygusal iniş ve çıkışlarını yönetmek için güçlü bir destek ve doktorunuz ile açık iletişime sahip olmanız önemlidir. Tedavi süreci boyunca çiftlerin doktorlarına danışmaları ve onların önerilerine uymaları en iyisi olacaktır. Çünkü her çiftin tedavi süreci farklıdır ve doktorlar tedavinin ilerleyişine göre özel tavsiyelerde bulunabilirler.
1983 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra 1985-1989 yılları arasında Zekai Tahir Burak Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum ihtisasımı tamamladım. 1990-1991 yılları arasında Üreme Endokrinolojisi, İnfertilite ve Tüp Bebek konularında İtalya Modena Üniversitesinde 1 yıl süre ile eğitim gördüm.